|
Robert de Niro’nun, Michelle Pfeiffer’ın, Tommy Lee Jones’un oynadığı bir filmin en azından belirli standartları yakalayabileceği konusunda sanırım hepimiz hemfikiriz.
Malavita, Tonino Benacquista’nın romanından uyarlanmış bir suç dünyası parodisi. Ama diğer benzer örneklerin aksine, bire bir bu dünyanın içine dalmıyor, ama FBI’ın şahit koruma programı kapsamında Fransa’da yaşamak zorunda kalan eski bir Mafya üyesinin ve ailesinin başından geçenleri kara mizahla flört ederek aktarıyor. Film, ismini ailenin köpeği olan Malavita’dan alıyor. Niye diye soracak olursanız, hiç bir fikrim yok. Ne de olsa köpeğin ismi film boyunca sadece bir kez geçiyor. Bir tahmin yürütecek olursam, uyarlamanın yapıldığı romanın içinde köpeğin çok daha büyük bir rolü olduğunu söyleyebilirim.
Aynı ismi taşıyan, 1951 yapımı İtalyan filmiyle hiç bir ilgisi olmayan Malavita, Kuzey Fransa’da, Normandiya’da geçiyor ve sanki Soprano ailesini anlatıyor. Tek bir farkla; film, adeta dizinin bıraktığı yerden devam ediyor ve o ucu açık son bölümün ertesindeki gelişmelere odaklanıyor. Aile benzer: Anne, baba, bir erkek ve bir kız çocuk. Mahçup aile babasının niye mahçup olduğunu sonra anlıyoruz. Gammazladığı mafya babasından kaçan ve ailesini zor duruma sokan eski gangster rolünde Robert De Niro; Baba 2, Sıkı Dostlar, Heat ve daha nicelerinden tanışık olduğumuz o karaktere çok rahat bürünüyor. Ray Liotta’nın Sıkı Dostlar’ın sonunda, Johnny Depp’in Blow’un sonunda çizdiği şahit koruma programıyla ilgili kısıtlı çerçeveyi genişletiyor. Michelle Pfeiffer Prizzi’lerin Onuru’nu hatırlıyor ve üstüne koyuyor. Tommy Lee Jones ise, Kaçak ve U.S. Marshall filmlerinden sonra, farklı bir tür kanun görevlisini oynuyor. Onlara, ailenin çocuklarını oynayan Dianna Agron ve John D’leo’nun başarılı performansları da eklenince, ortaya güzel bir hamur çıkıyor.
Ancak bu hamur, hem de filmin yönetmeni Luc Besson olmasına karşın, yeterince iyi işlenemiyor. Sahneler arasındaki akılcı geçişleri bir kenara koyacak olursak, film bütünlük açısından sınıfta kalıyor. Filmin sahip olduğu farklı ses tonları arasındaki uçurum, insanda “Neydi, ne oldu?” duygusu yaratıyor.
Yine de kara mizahtan hoşlananlar ve bu üstün kadroyu ve başarılı oyunculuklarını seyretmek isteyenler için, film gayet eğlenceli. Eğlence derken, bunun biraz Pulp Fiction tadında olduğunu söylemekte de fayda var.
» Malavita: Belalı Tanık film sayfası |