Sivas’ta 2 Temmuz 1993 tarihinde Pir Sultan Abdal Kültür Derneği organizesinde yapılan şenlikler esnasında görünmez eller tarafından kışkırtılarak istismar edilen gerici ve fanatik geniş bir kitle, şenlikler için şehre gelen ve meydana yakın Madımak Oteli’nde kalan şair, yazar ve aydınların bulunduğu binayı herkesin gözleri önünde ateşe vermişti. Kameraların da kaydettiği bu vahşet esnasında otelde kalanlardan 33’ü dumandan boğularak ya da yanarak can vermişti. Yaşamını yitirenler arasında Metin Altıok, Behçet Aysan, Asım Bezirci, Muhlis Akarsu, Nesimi Çimen, Asaf Koçak gibi yazar, şair ve sanatçılar vardı. Katliam esnasında iki otel çalışanı ve iki eylemci de yaşamını yitirmişti. Katliam sanıkları hakkındaki yargılamalar uzun yıllar sürmüş ve son olarak 33 fail hakkında idam ve diğer failler hakkında değişen oranlarda hapis cezaları verilmişti. Katliamın firari sanıkları hakkındaki davalar ise zaman aşımı sebebiyle düşürülmüştü. Öyle ki bu sanıklarından Cafer Erçakmak’ın ölümüne kadar yıllarca Sivas’ta saklandığı ortaya çıkmıştı.
Gazeteci-yazar Soner Yalçın, katliamdan 20 yıl sonra gösterime giren belgeselinde olayı otelin içinde yaşayan tanıklar ve kurbanların aileleri ekseninde yeniden anlatıyor, hatırlatıyor. Katliam esnasında henüz hayatta olmayan ve kardeşleri Menekşe ve 12 yaşındaki Koray Kaya’nın Madımak’daki vefatlarının ardından dünyaya gelen Menekşe ise, belgeselde gönüllü muhabirlik görevini üstleniyor ve kardeşleriyle birlikte diğer kurbanların öykülerine ikinci ağızlardan tanıklık ediyor. Bu esnada o da kendi geçmişiyle, daha doğrusu ailesinin ve o doğmadan katledilen kardeşlerinin geçmişiyle yüzleşiyor. Biri 12 yaşında iki evladını yitirmiş anne Hüsne Kaya’nın sızısına, yine kızları Yasemin ve Asuman’ın kaybeden bir başka anne Yeter Sivri’nin feryatları ekleniyor. Kardeşi Serkan’la birlikte öldü zannedilerek morga konulan ve daha sonra yaşadığı anlaşılan Serdar Doğan’ın anlattıkları ise kolay kolay unutulacak sözler değil. Çığlıkların feryatlara karıştığı sesler arasında canlarını yitirmişti kurbanlar ve sağ kalanlar bu trajedinin acısıyla yaşamaya mecbur olmuştu.
İzlemesi, izleyip anlamlandırabilmesi kolay olmayan bir belgesel Menekşe’den Önce, insanın insana yaptıklarının, yapabileceklerinin ibretlik bir vesikası olarak karşımızda duruyor.
» Menekşe'den Önce film sayfası |