Bu sayfada yeralan verilerin tamamı özgün içeriktir. Antrakt Sinema’dan izin almadan tamamı ya da parçası kopyalanamaz, kullanılamaz.

 

Ben 'Hejar'ım

Deniz Yavuz Yazıları

Ülkemizde geçtiğimiz yıl gösterime giren, Altın Portakal’lı, Oscar aday adayı ‘Büyük Adam Küçük Aşk’ filmi sinemaseverle buluşmasının on dokuzuncu haftasında yasaklandı. On dokuz haftada festivaller dışında 102.607 kişiye ulaşan filmin Kültür Bakanlığı destekli olması yasaklanmasını ironik bir hale sokarken, sanat çevrelerinin ve sinema sektörünün olumsuz tepkisini topladı. Yasaklanma kararının açıklanmasının ardından filmin senaristi, yönetmeni ve yapımcısı Handan İpekçi, yasaklı filminin başrol oyuncularıyla bir basın toplantısı düzenleyerek karara tepkilerini, basına ve kamuoyuna duyurdular. Yapılan basın toplantısına sinema camiasının önemli ve bildik yüzleri katıldılar, dernekler ve meslek birlikleri toplantıda hazır bulundu. Siyad, Çasod, Soder, Sine-sen, Film-Yön, Sesam, Plastik Sanatlar Derneği gibi dernek ve meslek birlikleri adına başkanları ve yönetim kurulu üyeleri karara yönelik eleştirilerini ve görüşlerini açıkladılar. Basın açıklamasında Handan İpekçi’ye destek veren meslektaşları Serdar Akar, Kazım Öz, Turgut Yasalar, Aydın Sayman, Yılmaz Atadeniz, Biket İlhan, ve Işıl Özgentürk de kararı protesto eden açıklamalarda bulundular. Müjde Ar, Nur Sürer, Sumru Yavrucuk, Rutkay Aziz, Mehmet Ali Alabora, Mustafa Alabora, Nurettin Şen gibi ünlü yüzlerinde katılarak destek verdikleri basın açıklamasında filmin oyuncularından Füsun Demirel, İsmail Hakkı Şen ve Yıldız Kenter, yönetmen Handan İpekçi gibi sözlü açıklamalarda bulundu. Filmde ‘Rıfat bey’ karakterini canlandıran Şükran Güngör ise herhangi bir açıklamada bulunmazken bitkinliği ve -karardan olacak- siniri yüzünden anlaşılıyordu. Sesam genel merkezi önünde bir çok polis arabasının bulunduğu, toplantı salonunda ise sivil polislerin de açıklamayı takip ettiği gün, yapılan konuşmalardan ilginç ve önemlileri ‘alt komşu’ Yıldız Kenter, Çasod başkanı Rutkay Aziz ve Fatoş Güney’inkilerdi. Yıldız Kenter tüm salona ayağa kalkarak karardan dolayı çok üzgün olduğunu ve bu talihsiz kararı kınadığını söyleyerek ekledi: ‘Filmde üniformalı subay resminin kürt bir kız çocuğu tarafından yere düşürülmesi planına takılmışlar. Bu ne kadar komik! Benim evim soyulduğunda karakola gidip başvurmuştum. Derdimi anlattım ve emniyet müdürü bana şöyle cevap verdi: ‘Aman Yıldız hanım siz şanslısınız. Geçenlerde bir kadının evine girip kadına da tecavüz etmişler.’ Ben böylesine bir olayda böylesine umursamaz bir cevap karşısında emniyet müdürüne güvenmezken ‘küçük Hejar’ neden güvensin, nasıl güvenebilir? Ben bir ‘Hejar’ım.’ Çasod başkanı Rutkay Aziz ise konuyu şöyle değerlendirdi: ‘Bu, ‘Büyük Adam Küçük Aşk’ın meselesi değil, boşverin onu! Biz, bu yasaklayıcı kurullara karşı durmalıyız. Neden kurullar var? Neden kendi filmlerimizi kendi emeklerimizi kendimiz değerlendiremiyoruz? Öncelikle yapmamız gereken budur arkadaşlar. Gelin, hemen şimdi, burada imza toplayalım ve bu kurullara karşı çıkalım. Böyle giderse daha çok filmimiz yasaklanacak, bu filmin başına gelenler diğer ürünlerimize de yapılacak. Bu zamanda böylesine ilkel ve çağdışı bir sistem olabilir mi?’ Sinirden kaynaklı heyecanı yüzünden ve mimiklerinden anlaşılan Fatoş Güney açıklamasını yaptıktan sonra bile titriyordu. Güney: ‘Sabahleyin ‘küçük Hejar’ın - Dilan Erçetin’in, filminin yasaklandığını duyunca ağladığını öğrendim ve yıkıldım. Bunu, ona yaşattığımız için kendimizden utanmalıyız. Ben, kendi adıma ondan özür diliyorum ve bu yasakçı zihniyeti kınıyorum’ dedi. Toplantıda böylesine ilginç cümlelerin yanında konuyu saptırıcı birkaç açıklama da yapıldı. Bunlardan birini, söz alan Kazım Öz ‘Daha öncesinde benim de bir filmim yasaklandı ama buradaki kalabalık kadar bir kitleyi toplayamadık.’ diyerek yaptı. Filmi yasaklayan kurulda sinema sektörünü temsilen bulunan üç üyeden ikisi ise kısa ama ilginç açıklamalarıyla dikkat çektiler. Toplantıya, çekimleri nedeniyle İstanbul dışında olan Selda Alkor katılamadı ama yasaklayıcı kurulun içerisinde oluşunu protesto ettiğini belgeleyen istifa faksını Sesam genel merkezine ulaştırdı. Alkor’un istifa kararını tiyatro ve sinema oyuncusu Sumru Yavrucuk, katılanlara ve basına okudu. Bir diğer üye Meltem Savcı’ da bu açıklamanın ardından ayağa kalkarak kuruldan istifa ettiğini açıkladı. Üçüncü denetim kurulu üyesi Yılmaz Atadeniz ise istifa kararlarının çözüm olmadığını söyledi ve ekledi: ‘Arkadaşlar, istifa etmek yerine yedi kişilik kurulda, sinema sektöründen daha fazla üye bulunması için uğraşmalıyız. Kurulda dört tane devlet temsilcisi var. Selda Alkor, o gün dışarıdan red oyu verdiği toplantıya katılabilseydi karşımızdaki dört üyeden birini bizim tarafa alabilirdik ve karar bu olmazdı. Denetleme kurulunun kalkması mümkün değildir, çözüm değildir. Porno görüntüler içeren bir çok filmin sosyal yapıya zarar vermemesi için denetlenmesi gerekir.’ Hızlı ve tansiyonu yüksek geçen basın açıklamasında filmin oyuncusu Füsun Demirel’in eşi, oyuncu Nurettin Şen’in, Demirel’in konuşma yaptığı sırada ağlaması ise ilginç bir olaydı. Basın mensuplarının toplantı sonunda film ekibine sorular sorduğu Sesam genel merkezinde, katılımcılara, açıklama boyunca çay dağıtıldı. ‘Büyük Adam Küçük Aşk’ın yasakla sona eren vizyon ve uzun metraj macerası şu günlerde basında ve sinema sektöründe çoktan demlenmiş bir çay gibi sürmekte...

Ana Sayfa | Film Arşivi | Gelecek Program | Haberler | Gişe Raporu | Köşe Yazıları

Mesafeli Satış Sözleşmesi | Teslimat ve İade Şartları | Gizlilik Politikası

© Antrakt Sinema Gazetesi | Tüm Hakları Saklıdır